1. ALÂEDDİN KEYKUBAT

Anadolu Selçuklu Devleti’nin 12. sultanıdır. Çok iyi bir tahsil ve terbiye ile yetiştirildi. İslamî ilimleri ve astronomiyi öğrendi. Devri Anadolu´nun en parlak devirlerinden biri oldu. Daha hayattayken “Uluğ Keykubat” denilmeye başlandı.

Moğolların ve Haçlıların Anadolu´ya yaptıkları birçok akını püskürterek, Anadolu´daki Türk Birliğinin korunmasına büyük yardımı oldu. Geniş kültürü, üstün siyasi gücü ve samimi imanıyla bütünleştirdiği kişiliği sayesinde, Anadolu Selçuklularının kendisinden çok sözü edilen bir sultanı oldu.

Alâeddin Keykubad, çok zeki, çalışkan ve dindar birisiydi. Atabeyi Celaleddin Karatay, onun hakkında şunları anlatmaktadır: “18 sene Sultanın hizmetinde bulundum. Gecenin üçte birinden fazlasını uykuda geçirdiğini hatırlamıyorum. Bilakis onu geceleri Kur´an-ı Kerim okumak, namaz kılmak, dua etmek ve çalışmakla meşgul görürdüm.”

Alâeddin Keykubad, Türk Tarihinin yetiştirdiği seçkin devlet adamlarından birisidir. İlim adamlarına saygısı ve onları koruma duygusu her zaman ön planda tutulmuştur. Siyasi dehası sayesinde hâkimiyetindeki topraklarda imar işleri yapılmış ve bölünme olmamıştır. Anadolu Selçuklu Devleti’ni döneminde dünyanın en zengin ve ihtişamlı devleti haline getiren 1. Alâeddin Keykubat Anadolu’yu baştanbaşa imar etmiş, çok sayıda cami, hamam ve hastane inşa ettirmiş ve ilim müesseseleri ile donatmıştır.